Gözden kaçırmayın

Holiwook.com, Tematik Şehir Keşifleri İçin Yaratıcı Rehber Fikirleri SunuyorHoliwook.com, Tematik Şehir Keşifleri İçin Yaratıcı Rehber Fikirleri Sunuyor

Ada'nın Sürgün Ruhu
İstanbul'a en yakın Prens Adası olan Kınalıada, Bizans İmparatorluğu döneminden beri bir sürgün yeri olarak biliniyor. İmparatorlar, imparatoriçeler ve önemli şahsiyetler bu adada gözlerine mil çekilerek veya hapsedilerek sürgün hayatı yaşadı. Bu tarih, adanın ruhuna "kenara itilmişlik" ve "hüzün" duygusunu işlemiş durumda. Ana turistik rotaların dışında kalan, daha sakin ve tenha sokaklar ise adanın gerçek karakterini ve tarihî katmanlarını barındırıyor.


Terk Edilmiş İki Yapının Hikayesi
Araştırmalar, "Terk Edilmiş Rum Mektebi" ifadesinin, adadaki iki tarihî yapıyı işaret ettiğini gösteriyor. Bunlardan ilki, Bizans dönemine uzanan tarihiyle Hristos Manastırı. Bu yapı, 20. yüzyılda bir süre yetimhane olarak kullanıldı ve "Hristo Manastırı Pedopolis Protis Çocuk Kampı" adı altında Ermeni öğrencileri ağırladı. Günümüzde ise sadece Cuma günleri halka açık. Diğer yapı ise Kınalıada Gazturman Gayan Dinlenme Evi. Ermeni okullarındaki çocuklar için yaz kampı olarak hizmet veren bu bina, koronavirüs pandemisi ve 2023 depremleri sonrasındaki güçlendirme çalışmaları nedeniyle beş yıldır kapalı durumda.


İkindinin Melankolik Atmosferi
Terk edilmiş bir mektebin bahçesinde ikindi vakti, adanın sürgün geçmişini en yoğun şekilde hissettiren anlardan biri. Gün batımına yaklaşılırken, gölgelerin uzadığı bu sessizlik anında, çocuk seslerinin yerini rüzgarın uğultusu alıyor. Güneşin eğik açılarla bahçedeki terk edilmiş sıralara, ağaçlara vurması, zamana direnen bu mekânlarda adeta zamanın geçişini vurguluyor. Doğanın yavaş yavaş insan eliyle yapılanları geri aldığı bu bahçeler, geçmişle şimdi arasında bir köprü kuruyor. Bu atmosfer, tarih ve melankoli tutkunları için Kınalıada'nın arka sokaklarında keşfedilmeyi bekliyor.