Gözden kaçırmayın
İstanbul'un Kalbinde Bir Sakinlik Vahası: KuzguncukKöylerdeki somut olmayan kültürel mirasın, özellikle kaybolan geleneksel zanaatların dijital arşivlenmesinin, bu mirasın gelecek nesillere aktarılması için hayati öneme sahip olduğu belirtildi. Geleneksel zanaatların ustalarının azalması ve genç neslin ilgisizliği nedeniyle yok olma tehlikesi altında olması, bu konuyu acil bir ihtiyaç haline getiriyor.
Kaybolan Zanaatlar ve Aciliyet
Türkiye, UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras listesinde dünyada 2. sırada yer alan son derece zengin bir kültürel mirasa sahip. Ancak, köy yaşamına özgü birçok geleneksel zanaat hızla yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Bakırcılık, keçecilik, kalem işi, sedef kakma, cam üfleme ve dokumacılık gibi zanaatlar, genç neslin ilgisizliği, usta
- çırak ilişkisinin zayıflaması, küreselleşme ve kırsaldan kente göç gibi nedenlerle kayboluyor. Örneğin, 36 yıllık deneyime sahip bir cam üfleme sanatçısı, "Biz bu mesleğin son ustalarıyız" ifadesini kullanarak çırak yetiştiremediklerini belirtiyor.
Dijital Arşivleme Stratejisi
Dijital arşivleme, fiziksel nesnelerin ve somut olmayan uygulamaların dijital kopyalarının oluşturulması süreci olarak tanımlanıyor. Bu süreç, geleneksel belgeleme yöntemlerinin ötesine geçerek mirasın "yaşayabilirliğini" güvence altına almayı hedefliyor. Kullanılan teknolojiler arasında yüksek çözünürlüklü fotoğraf ve video kayıtları, belgesel çekimleri, sözlü tarih çalışmaları, 3B modelleme, fotogrametri ile sanal ve artırılmış gerçeklik uygulamaları yer alıyor. Sözlü tarih çalışmalarıyla zanaat ustaları ve köyün yaşlılarıyla görüşmeler yapılarak zanaatın tarihi, püf noktaları ve etrafında şekillenen hikayeler kayıt altına alınıyor. 3B modelleme ve fotogrametri ile üretilen zanaat eserlerinin en ince detaylarına kadar dijital modelleri oluşturulabiliyor.
Avantajlar ve Mevcut Çabalar
Dijital arşivlemenin koruma, erişilebilirlik, eğitim ve farkındalık ile yaşatma ve yeniden canlandırma gibi önemli avantajları bulunuyor. Dijital arşivler, fiziksel bozulma ve kaybolma risklerine karşı yedek oluştururken, internet erişimi olan herkesin bu mirasa ulaşmasını sağlıyor. Türkiye'de, Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesindeki Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü, somut olmayan kültürel miras envanter çalışmaları yürütüyor ve "Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Kartı" gibi sistemler geliştiriyor. Ayrıca, Niğde'de düzenlenen "Somut Olmayan Kültürel Miras Kış Okulu" ve üniversitelerde yapılan sözlü tarih çalışmaları gibi yerel ve akademik projeler de umut verici olarak değerlendiriliyor. Ancak, mevcut sistemin genellikle "korumak" üzerine kurulu olduğu, "yaşatmak" üzerine yeterince odaklanmadığı ve köy bazlı, sistematik bir dijital arşivleme seferberliğinin henüz yaygın olmadığı ifade ediliyor.
Öneriler ve Gelecek
Konuya ilişkin öneriler arasında, kaybolma riski en yüksek zanaatların ve yaşlı ustaların acilen tespit edilip önceliklendirilmesi; etnograf, tarihçi, yazılım mühendisi gibi disiplinlerden oluşan ekiplerin kurulması; yerel halkın ve ustaların sürece aktif dahil edilmesi; tüm dijital verilerin standart formatlarda depolandığı merkezi bir dijital platform oluşturulması ve eğitim programlarının hayata geçirilmesi yer alıyor. Uzmanlar, dijital arşivlemenin, köydeki somut olmayan kültürel mirası gelecekteki yaratıcılık, eğitim ve kimlik inşası için dinamik bir kaynak olarak korumanın en etkili yolu olduğunu vurguluyor.



Yorumlar
Yorum Yap