Gözden kaçırmayın

Eskişehir'in Lezzet Kimliğini Demiryolu Şekillendirdi: Ciğer ve Çiböreğin Endüstriyel HikayesiEskişehir'in Lezzet Kimliğini Demiryolu Şekillendirdi: Ciğer ve Çiböreğin Endüstriyel Hikayesi

Harran'ın kavurucu çöl sıcaklarında ve kum fırtınalarında binlerce yıldır süren bir hayat mücadelesi, hem mimariyi hem de mutfak kültürünü şekillendirdi. Yaz sıcaklıklarının 50°C'ye vardığı bu coğrafyada, insanlar doğayla uyum içinde yaşamanın yollarını nesiller boyu aktarılan kadim geleneklerle buldu.


Kümbet Evlerin İklimle Dansı


Harran'ın simgesi haline gelen kümbet evler, Mezopotamya uygarlıklarına kadar uzanan bir mimari geleneğin ürünü. Kerpiç, ta ve saman gibi doğal malzemelerle, harçsız bindirme tekniğiyle inşa edilen bu konik kubbeli yapılar, iklim koşullarına direnme amacı taşıyor. Kalın kerpiç duvarlar ve kubbe formu, sıcak havayı yukarı çekerek doğal bir hava sirkülasyonu sağlıyor. Kubbenin tepesindeki delik ise baca görevi görerek, evin içinin kavurucu sıcaklık ve kum fırtınalarına rağmen serin kalmasını mümkün kılıyor. Aynı yapı, kışın ise ısıyı içeride hapsederek sıcak bir yuva sunuyor. Evlerin sıvasında kullanılan gül yağı, yumurta akı, saman ve pişmiş toprak karışımı ise bu kadim mimarinin sırlarından biri olarak dikkat çekiyor.


Kum Fırtınasında Mayalanan Lezzet: Küp Yoğurdu


Zorlu iklim koşulları, Harran mutfak kültürünü de derinden etkilemiş. "Kum fırtınasında pişen lezzet" metaforu, bu etkinin en çarpıcı örneklerinden biri olan küp yoğurdu geleneğini anlatıyor. Yoğurdun mayalanma sürecinde ısıyı korumak ve dış etkenlerden izole etmek hayati önem taşıyor. Küp yoğurdu geleneği, kum fırtınası riski olan bu bölgede, kontrollü bir fermantasyon süreci geçirebilmek için geliştirilmiş kadim bir yöntem. Toprak kapların (küpler) veya benzeri izole kapların kullanılması, sıcaklığın homojen dağılmasını sağlayarak yoğurdun daha iyi tutmasına yardımcı oluyor. Toprağa gömülerek veya kalın örtülerle sarılarak mayalanan yoğurt, dışarıdaki kum fırtınası ve aşırı sıcaktan etkilenmeden ideal ısıda kalabiliyor. Bu yöntemle yapılan yoğurdun kıvamının daha sert, daha kremsi ve lezzetinin daha derin olduğu biliniyor.


Bin Yıllık Uyum Mirası


Harran'da kümbet evler ve küp yoğurdu, zorlu doğa koşullarına karşı geliştirilmiş bir uyum ve hayatta kalma stratejisinin iki önemli ayağını oluşturuyor. Kümbet evler insanı fiziksel olarak korurken, küp yoğurdu gibi geleneksel gıda saklama ve hazırlama yöntemleri de beslenme ihtiyacını bu koşullarda sürdürülebilir kılıyor. Her iki gelenek de doğal malzemelerle, nesillerden aktarılan bilgi birikimiyle ve iklimsel zekâyla şekillenmiş binlerce yıllık bir kültürel mirası temsil ediyor.