Gözden kaçırmayın
Bodrum'un Tarihi Mirası Ziyaretçilerini BekliyorBinlerce yıllık tarihi, turistik cazibesi ve sağlık turizmindeki etkisiyle Çankırı Tuz Mağarası, dünya çapında tanınan bir merkez haline geldi.
Hititler'den Gelen Miras
Çankırı Tuz Mağarası'nın tarihi, Hititler Dönemi'ne (MÖ 2000
- 1200) kadar uzanıyor. Binlerce yıldır kesintisiz tuz üretiminin yapıldığı mağara, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde de önemli bir tuz kaynağı olarak varlığını sürdürdü. Türkiye'nin en büyük kaya tuzu rezervine sahip olan mağaranın, ülkeye 400 yıl yetebilecek bir kapasiteye sahip olduğu belirtiliyor. 8 km uzunluğa ve 18 bin m² kapalı alana ulaşan mağara, jeolojik yapısıyla da dikkat çekiyor.
Yer Altı Tuz Şehri'ne Dönüşüm
2010'lu yıllarda hayata geçirilen "Çankırı Kaya Tuzu Mağarası'nın Turizme Kazandırılması Projesi" ile boşalan galeriler "Yer Altı Tuz Şehri" adıyla ziyarete açıldı. Mağara içinde, Marmara Üniversitesi öğrencilerinin tuz heykelleri ve Orhun Abideleri'nin reprodüksiyonları sergileniyor. Resim sergileri, piyano resitalleri ve TuzFest gibi festivallerle mağara, canlı bir kültür merkezi işlevi görüyor. 2024'te 90 yıl aradan sonra yeniden başlatılan Turistik Tuz Ekspresi seferleri de bölge turizmine büyük katkı sağlıyor. Ziyaretçi sayısı, 2019'da 50 bin iken, 2024 festival döneminde 15 günde 1 milyona ulaştı.
Solunum Yolu Hastalıklarına Doğal Tedavi
Mağara, sağlık turizmi (haloterapi/speleoterapi) açısından da önemli bir merkez. Mağaranın iyonize havası ve yüksek tuz konsantrasyonunun, astım, bronşit, KOAH ve alerji gibi solunum yolu hastalıklarına iyi geldiği ifade ediliyor. Tuzun antibakteriyel özelliklerinin sedaf, egzama gibi cilt hastalıklarına fayda sağladığı, ayrıca stresi azalttığı belirtiliyor. "Daha Güçlü Bir Nefes Projesi" kapsamında yapılan bilimsel çalışmalarda, 15 günlük tedavi sonrasında KOAH ve astım hastalarının nefes darlığı skalalarında ve yürüme mesafelerinde belirgin iyileşmeler kaydedildi.
Hatay'a Ait Bir Lezzet: Tuzlu Yoğurt
Araştırmalarda, "kadim tuzlu yoğurt geleneği" ifadesinin Çankırı'ya özgü bir gelenek olarak tanımlanmadığı ortaya çıktı. Tüm kaynaklar, tuzlu yoğurdun Hatay (Antakya) yöresine ait, coğrafi işaretli geleneksel bir lezzet olduğunu gösteriyor. Keçi sütü ve kaya tuzu ile özel usulle pişirilerek yapılan bu yoğurt, kahvaltılık olarak tüketiliyor veya çorba yapımında kullanılıyor. Çankırı tuzunun saflığı, tuzlu yoğurt yapımında kullanılabilme ihtimalini akla getirse de, bu durum Çankırı'ya ait bir tuzlu yoğurt geleneğinin varlığını kanıtlamıyor.



Yorumlar
Yorum Yap